Avrupa’da İlk Sürücüsüz Servis Aracı: Robobus
Avrupa’nın havacılık tarihinde bir ilke imza atılıyor; Zürih Havalimanı, sürücüsüz bir servis aracı olan “Robobus” ile yolcularına yeni bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. Çin merkezli WeRide tarafından geliştirilen bu otonom ulaşım çözümü, dokuz yolcu kapasitesiyle dikkat çekiyor ve Avrupa’daki ilk ticari otonom servis otobüsü projesi olma özelliğini taşıyor.
Hizmete Giriş Tarihi
Robobus, havalimanı personelini taşımak üzere özel bir rotada hizmet verecek. Araç, 101 numaralı kapıdaki personel girişinden başlayarak, 130 numaralı kapıdaki bakım alanına kadar uzanan bir güzergâhta çalışacak. WeRide yetkilileri, bu yenilikçi hizmetin 2025’in ilk çeyreğinde resmen başlayacağını duyurdu.
Geçmiş Başarılar ve İş Birlikleri
Zürih Havalimanı’ndaki bu proje, Robobus’un daha önce Paris’teki başarılı uygulamasını takip ediyor. 2024 Fransa Açık Tenis Turnuvası sırasında Renault Group ile iş birliği yaparak, düşük karbonlu ulaşım çözümlerini tanıtmak amacıyla beş kilometrelik bir güzergahta verimli bir servis sağlamıştı.
Teknoloji ve Güvenlik
Zürih Havalimanı İşletmesi (Flughafen Zürich AG), “WeRide tamamen geliştirilmiş ve kapsamlı bir şekilde test edilmiş bir teknolojiye sahip. Zürih Havalimanı’nda yürürlükte olan tüm yasal ve güvenlik gerekliliklerini karşılıyor ve belirlenen veri koruma gerekliliklerini karşılayacağını garanti ediyor” şeklinde bir açıklamada bulundu.
Robobus’un Özellikleri
Şirketin iddiasına göre, bu tamamen otonom Robobus, halka açık yollarda kitlesel üretim ve kullanıma hazır tasarlanmış ilk otonom otobüs olma özelliğini taşıyor. Seviye 4 otonom araç olarak nitelendirilen Robobus, her türlü hava koşulunda açık yollarda çalışabilecek şekilde tasarlanmıştır. Ayrıca, araçta direksiyon simidi veya sürücü kabini bulunmamaktadır.
- Robobus, saatte yaklaşık 38 km/s maksimum hızla çalışıyor.
- Tam V2X uyumluluğuna sahip.
- 200 km’ye kadar saf elektrikli menzil sunuyor.
- Hiçbir kör nokta bırakmayan bir algılama sistemine sahip.
WeRide, Robobus’un yalnızca havalimanlarında değil, çeşitli kentsel ve özel ulaşım senaryolarında da kullanılabileceğini belirtiyor. Bu yenilikçi proje, gelecekte otonom ulaşımın yaygınlaşmasına önemli bir katkı sağlayacak.