Nükleer Enerji ve Modüler Reaktörler: Thorizon’un Yenilikçi Yaklaşımı
Küçük ve modüler nükleer santrallerin inşası, son 20 yıl içinde oldukça popüler hale geldi. Ancak, güvenlik standartları ve lisanslama maliyetleri gibi zorluklar nedeniyle, bu projeler henüz günlük yaşamımızda yer bulabilmiş değil. Şehirlerin içine entegre edilebilecek, insan müdahalesine ihtiyaç duymadan güvenli bir şekilde çalışabilen bu minik nükleer santraller, karbon emisyonunu azaltma konusunda büyük bir umut taşıyor.
Bugün, bu alanda faaliyet gösteren birçok girişim ya duraklama aşamasına girdi ya da faaliyetlerine son verdi. Ancak, Thorizon adındaki yeni bir firma, bu sorunların üstesinden geldiğini iddia ediyor. Bu şirketlerin en büyük sıkıntısı, santrallerin inşası sırasında sürekli olarak yapılan kontroller ve yeni teknolojilerin getirdiği malzemelerin lisanslanması süreçleridir.
Thorizon, nükleer reaksiyonu basit bir şekilde, ısının üretildiği alanı bir kartuş içine alarak çözümledi. Bu yenilikçi yaklaşım sayesinde, standart malzemelerden üretilen kartuş bir kez lisanslandığında, bu kartuşun ısı enerjisinden yararlanacak santralin bulunduğu yerde ek testlere ihtiyaç kalmıyor.
Nükleer yakıt temini genelde yüksek maliyetler gerektiren bir süreçtir. Ancak Thorizon, nükleer santrallerinin atıklarını bedava temin ederek hatta bunlardan ücret alarak bu durumu avantaja çevirmeyi planlıyor. Bu sayede, hem maliyetler düşürülmüş oluyor hem de nükleer atıkların bertaraf edilmesi sağlanıyor. Kartuşların ömrü 5-10 yıl arasında değişiyor ve bu süre sonunda daha yeni teknolojilerle üretilen kartuşlarla değiştirilebiliyor.
Thorizon One reaktörünün toplam gücü 250 MW ısı ve 100 MW elektrik olarak tasarlanmış olup, ihtiyaç duyulduğunda gücü 50 MW ile 300 MW arasında ayarlama imkanı sunuyor. Bu esneklik, talebin düşük olduğu zamanlarda erimiş tuz içinde depolanan ısının, talebin yüksek olduğu saatlerde enerjiye dönüştürülmesini mümkün kılıyor. Reaktörde yüksek basınçlı bir alan bulunmadığı için patlama riski yok. Reaktör, sadece tuz pompalanarak enerji üretebildiğinden, kendi haline bırakıldığında otomatik olarak kapanabiliyor.
Firmanın, üreteceği elektriğin fiyatını 60 Euro/MWh civarında beklediği belirtiliyor. Bu fiyat, güneş ve rüzgar enerjisi ile karşılaştırıldığında belki biraz daha pahalı olabilir. Ancak, Thorizon’un sunduğu baz yük, yani sürekli enerji üretim kapasitesi ve esnek enerji depolama yeteneği, önemli bir avantaj sağlıyor. Güneş ve rüzgar enerjisi, kesintili güç kaynaklarıdır ve bu tür kaynaklardan sürekli yararlanabilmek için ya çok gelişmiş iletim hatları gereklidir ya da pahalı elektrik depolama tesisleri inşa edilmelidir. Thorizon’un güvenilir nükleer santrali, şebekenin sağlıklı çalışması için kritik bir öneme sahip, zira aksi takdirde fosil yakıtlara dayalı ve maliyetleri yüksek olan gaz çevrim santrallerine bağımlı kalmak zorunda kalıyoruz.
Thorizon, ilk reaktörünü 2030 yılında inşa etmeyi planlıyor. Firma, geçtiğimiz günlerde ikinci yatırımını da alarak toplam yatırım miktarını 42,5 milyon Euro’ya yükseltti. Bu gelişmeler, nükleer enerjinin geleceği açısından umut verici bir tablo çizmektedir.
