fbpx
Haberler
0

Mikroiğne Teknolojisi ile İşitme Kaybına Devrim Niteliğinde Çözüm

Tıp dünyası ve mühendislik alanında çalışan bir ekip, on yılı aşkın süredir sürdürdükleri araştırmalar sonucunda işitme kaybı ve iç kulak rahatsızlıklarının tedavisinde çığır açacak bir mikroiğne geliştirdi. Columbia Üniversitesi‘nden Kulak Burun Boğaz (KBB) cerrahı Dr. Anil Lalwani ve makine mühendisi Jeffrey Kysar tarafından tasarlanan bu yenilikçi cihaz, iç kulağın en hassas bölgelerine ulaşmada devrim niteliğinde bir çözüm sunuyor.

İşitme Kaybına Yenilikçi Tedavi

İşitme Kaybına Yenilikçi Tedavi

Mikroiğne teknolojisi, özellikle koklea adı verilen spiral şeklindeki iç kulak yapısında bulunan, işitmeden sorumlu hücrelere zarar vermeden tedavi ulaşmayı hedefliyor. Dr. Lalwani, bu buluşun önemini vurgularken, “Mikroiğnemizin iç kulak için hassas tıbbın anahtarı olabileceğini söylemek abartı olmaz” ifadelerini kullanıyor. Ayrıca, “Bir gen terapisi vektörünün (alt sıra) ve bir kontrol solüsyonunun (üst sıra) mikroiğne yoluyla enjeksiyonundan sonra kokleadaki hücreler.” şeklinde bir açıklamada bulunuyor.

Koklea, yalnızca 2 milimetre genişliğinde olan ve yırtılması durumunda kalıcı işitme kaybı ile denge sorunlarına yol açabilen bir zarla çevrilidir. Geleneksel cerrahi aletlerin bu zar üzerinde zarar verme riski, yeni tedavilerin uygulanmasını zorlaştırıyordu. Geliştirilen mikroiğne, tedavi sunmanın yanı sıra, kokleadan sıvı örneği toplayarak Meniere hastalığı gibi rahatsızlıkların daha iyi anlaşılmasını ve etkin bir şekilde tedavi edilmesini de sağlayacak.

Yıllar Süren İş Birliği ve Araştırmalar

Yıllar Süren İş Birliği ve Araştırmalar

Lalwani ve Kysar’ın iş birliği, yaklaşık 12 yıl önce, ortak çalışan iki doktora sonrası araştırmacının tanışmasıyla başladı. Kysar, iç kulağa erişimde yaşanan zorlukları öğrendiğinde oldukça şaşırdığını belirtiyor: “Doktorların insan vücudunun her yerine kolayca ulaşabileceğini düşünürdüm.”

3D Baskı ile Gelen İnovasyon

3D Baskı ile Gelen İnovasyon

Ancak iç kulak, mühendislik açısından keşfedilmemiş bir bölgeydi. Bu zorluk, Kysar’ı daha derinlemesine araştırmaya yönlendirdi. Koklea zarının inceliklerini anlamak ve uygun bir çözüm geliştirmek için ileri üretim tekniklerini kullandı. Kysar ve ekibi, iki fotonlu fotolitografi (two-photon lithography) adı verilen yüksek çözünürlüklü 3D baskı teknolojisini kullanarak insan saçından daha ince bir mikroiğne üretti. Bu teknoloji sayesinde mevcut tıbbi iğnelerden daha keskin ve dayanıklı bir cihaz ortaya çıkmış oldu.

Geliştirilen mikroiğne, zar üzerinde yalnızca kendi çapı kadar küçük bir delik açıyor ve bu delik 48 saat içinde kendiliğinden iyileşiyor. Hayvanlar üzerinde yapılan testlerde, cihazın işitme kaybına veya başka olumsuz etkilere neden olmadığı gözlemlendi. Gen terapisi için de uygun olan bu iğnenin tasarımını geliştirmeye devam eden Lalwani ve Kysar, mikroiğnelerinin potansiyeli konusunda son derece iyimserler.

Benzer yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.

Sponsor
Yazılar