Deniz Buzlarının Tarihi Düşüşü
Bilim insanları, dünya genelinde deniz buzlarının Şubat ayında tarihin en düşük seviyesine gerilediğini duyurdu. Avrupa Birliği’nin Copernicus İklim Değişikliği Servisi’ne (C3S) göre, hem Kuzey Kutbu’ndaki hem de Antarktika’daki buz örtüsü, önceki rekor seviyelerin altına düştü. C3S Başkan Yardımcısı Samantha Burgess, “Daha sıcak bir dünyanın sonuçlarından biri de deniz buzunun erimesidir. Her iki kutuptaki rekor ya da rekora yakın düşük deniz buzu örtüsü, küresel deniz buzu örtüsünü tüm zamanların en düşük seviyesine itti.”
Buz Seviyesi Rekor Düzeyde Düştü
Verilere göre, Kuzey Kutbu’ndaki deniz buzu seviyesi Şubat ayı ortalamasının yüzde 8 altında seyrederken, Antarktika’da bu oran yüzde 26’ya kadar yükseldi. Uydu gözlemleri 1970’lerin sonlarına kadar uzanırken, tarihsel veriler 20. yüzyılın ortalarına dayanmaktadır. Şubat ayının başlarında Kuzey Kutbu’nda kaydedilen anormal sıcaklık artışları dikkat çekti. Sıcaklıklar, mevsim normallerinin 20°C üzerine çıkarak buzların erime noktasına ulaşmasına neden oldu.
İklim bilimciler, bu durumu son derece endişe verici olarak değerlendiriyor çünkü deniz buzları, güneş ışığını yansıtarak gezegenin soğumasına katkıda bulunuyor. Bunun yanı sıra, Şubat 2025, kaydedilen en sıcak üçüncü Şubat ayı olarak öne çıkıyor. Küresel sıcaklıklar, sanayi öncesi seviyelerin 1,59°C üzerine çıkarak son 20 ayın 19’unda 1,5°C sınırını aşmış oldu.
İklim Değişikliği ve Gelecek Öngörüleri
2024 yılı, tarihin en sıcak yılı olarak kayıtlara geçmişti. Copernicus verilerine göre, geçen yıl dünya yüzeyinin üçte ikisi rekor sıcaklıklara maruz kaldı. Bu süreçte, doğal olarak sıcaklıkları artıran El Niño hava olayı da belirgin bir etki sağladı. Ancak uzmanlar, El Niño’nun yerini daha serin hava koşullarıyla ilişkilendirilen La Niña’ya bırakacağını öngörmektedir.
Reading Üniversitesi’nden iklim bilimci Richard Allan, özellikle Kuzey Kutbu’ndaki buz kaybının uzun vadeli bir felakete dönüşebileceği konusunda uyarılarda bulundu. Uzmanlar, bölgenin hızla ısındığını ve bu durumun yalnızca sera gazı emisyonlarında büyük ve hızlı kesintiler yaparak durdurulabileceğini ifade ediyor. Aksi takdirde, deniz buzlarının azalması yalnızca kutupları değil, dünya genelinde iklim sistemlerini etkileyerek daha sık ve şiddetli hava olaylarına yol açabilir.