Haberler
0

3D Baskılı Deri Teknolojisi ile Kozmetik Sektöründe Hayvan Deneylerine Alternatif

3D Baskılı Deri Teknolojisi: Kozmetik Sektöründe Devrim Yaratıyor

3D Baskılı Deri Teknolojisi: Kozmetik Sektöründe Devrim Yaratıyor

3D baskılı deri teknolojisi, kozmetik endüstrisinde hayvan deneylerinin yerini alabilecek umut verici bir gelişme olarak dikkat çekiyor. Avusturya’daki Graz Teknoloji Üniversitesi ve Hindistan’daki Vellore Teknoloji Enstitüsü’nden araştırmacılar, optimize edilmiş hidrojelden yapılmış küçük 3D baskılı yapılar geliştirerek, kozmetik testleri için son derece gerçekçi bir cilt modeli oluşturmayı başardılar.

Yeni araştırma, kozmetik testlerinde çığır açan bir dönemin habercisi olabilir. Araştırmacılar, canlı deri hücreleri ile birlikte özel hidrojel formülasyonları geliştirmeyi ve bunları yeni kozmetik ürünlerini test edebilecekleri dokulara dönüştürmeyi başardılar. Hidrojel, esnek ve su içeren bir matris sağlayarak, biyolojik dokunun sentetik bir eşdeğeri olarak işlev görüyor. Bu uygulamada, hidrojellerin cilt hücrelerini destekleyerek çoğalmalarına olanak tanıması ve aynı zamanda kimyasal ve mekanik olarak dayanıklı 3D baskılar üretmesi gerekiyor.

Avusturya’daki bilim insanları uygun hidrojel formüllerini geliştirirken, Hindistan’daki araştırmacılar 3D baskıların hücre kültüründeki dayanıklılığını ve toksisitesini test ederek, bu yapıların cilt dokusuna dönüşmesi için gereken iki ila üç haftalık süreci gözlemlediler. Bu sürecin sonunda ortaya çıkan doku, insan derisinin üç katmanlı yapısını ve biyomekaniğini başarıyla taklit ediyor.

3D Baskılı Deri Teknolojisi ile Kozmetik Sektöründe Hayvan Deneylerine Alternatif

Bilim insanları, artık ilk cilt modeli partisini nanopartikül testinde kullanmaya hazır olduklarını belirtiyorlar. Eğer bu çalışmalar başarılı olursa ve ekip hidrojel formülasyonlarını daha da geliştirebilirse, bu modeller çok çeşitli kozmetik testleri için uygun hale gelerek, hayvan deneylerine olan ihtiyacı önemli ölçüde azaltabilir ve endüstride daha etik test standartlarının benimsenmesine öncülük edebilir.

Bu araştırmaların yapıldığı tek ekip bunlar değil. Kozmetik devi L’Oreal, yıllar önce test amaçlı cilt örneklerini yeniden yapılandırmanın bir yolunu keşfetti ve Episkin adını verdiği bu teknolojiyi, kendi ürünlerini geliştirmeleri için diğer şirketlere de sunmaya başladı. 2011 yılında bu teknolojinin numune başına yaklaşık 70 ABD doları tutarında bir maliyeti olduğu belirtilmişti. L’Oreal’in bu alandaki çalışmaları, sektördeki büyük oyuncuların da hayvan deneylerine alternatif yöntemler konusunda ciddi adımlar attığını gösteriyor.

Benzer yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.

Sponsor
Yazılar