Çinli bilim adamlarının geliştirmiş olduğu mikro cihaz görenleri şaşkına çeviriyor. Gu olarak bilinen eski bir Güney Çin kara büyüsüne göre, bir solucana benzer küçük zehirli bir yaratık bir tencerede yetiştirilebilir ve kişinin zihnini kontrol etmek için kullanılabilir. Bu günlerde Shenzhen’deki bir araştırmacı ekibinin geliştirmiş olduğu yeni bir cihaza göre bu durum artık sadece bir kara büyü değil. İnsan vücuduna girebilecek, kan damarları boyunca hareket edebilecek ve nöronlara bağlanabilecek bir robot solucanın geliştirildiği açıklandı. Manyetik olarak kontrol edilen cihaz, ilaç sağlamak veya doğrudan bilgisayarlarla etkileşim kurmak için kullanılabilir. Çin Bilim Akademisi ve Shenzhen Enstitüsü yüksek mühendisi Xu Tiantian bu cihazın “Gu ile hemen hemen aynı işleve sahip olduğunu” açıkladı. Ardından amaçlarının biyolojik bir silah geliştirmek olmadığını tam tersine hastalıkların tespit edilmesinde oldukça faydalı bir yardımcı olabileceğini iletti.
1mm x 3mm boyutlarındaki robotik solucanlar bilgisayar çipleri veya pillerle değil, harici bir manyetik alan jeneratörü ile çalışır. Manyetik alanların değiştirilmesi mikro robotların hareket yelpazesini genişleterek, robotun vücudunu birçok farklı şekilde bükmelerine, taramalarına, sallanmalarına ve yuvarlanmalarına olanak tanır.
Ayrıca vücutlarını üçte birlik kısımlarından fazla daraltabilmek için kızılötesi radyasyon kullanarak boşluklarda sıkışabilmektedirler. Solucanın gövdesi de farklı ortamlarda “renk değiştirme” yeteneğine sahiptir. Çünkü şeffaf, sıcaklığa duyarlı bir hidrojelden yapılır. Oda sıcaklığında bir bardak suya eklendiğinde neredeyse görünmez hale gelir. Ayrıca Neodimyum-demir-bor mıknatısından yapılmış bir kafası ve özel bir kompozit malzemeden yapılmış kuyruğu vardır.
Xu Tiantian, cihazın gelecekte doktorların mikro solucanı vücuda enjekte ederek ve hedeflenen bir bölgeye gerekli görülen ilacın ulaşmasına yardımcı olarak insanlık namına yararlı olacağını düşünmektedir. Cihaz bu durumlarda, ilacın gerekli olduğu alanlar üzerindeki etkisini sınırlar ve yan etki riskini azaltır. Görevi tamamlandıktan sonra robot solucan vücuttan çıkabilir. Ancak hastanın, işlem sırasında robotları kontrol etmek için gereken manyetik alanı üreten bir MRI tarzı bir makinede yatması gerekir.
Aynı zamanda yüksek hareket kabiliyeti nedeniyle beyne implante edilebilir ve dönüşüm yeteneği sayesinde hızlı kan akışlarının ve küçük kan damarlarının bulunduğu sert ortamlarda bile hayatta kalabilir. Günümüzde beyin implantları sadece bir cerrahi prosedür ile beyne yerleştirilmektedir ve nöronlarla entegrasyon için sınırlı bir kabiliyete sahiptir. Bu da sadece birkaç basit görevi yerine getirebileceği anlamına gelir. Ancak Xu, yeni robotların beyin-bilgisayar arayüzünde bir implant olarak çalışabileceğini ve bu da bir klavyeye veya ekrana ihtiyaç duymadan doğrudan bir bilgisayarla iletişim kurmayı mümkün kılacağını belirtmiştir. Bunun, harici sinyalleri bir elektrik darbesine dönüştüren ve mevcut teknolojiyi kullanarak mümkün olmayan faaliyetleri uyarmak için beyin hücrelerine bağlanan bir verici taşıyarak işe yarayacağına inanıyor.
Xu, teknolojiyi bir silah haline getirerek kötüye kullanmanın mümkün olabileceğini de belirtmiştir. Ancak bunu etkili bir silah haline getirmek için önemli engeller var. Bunlardan biri kontrol edecek kişilerin robot solucanları çalıştırmak için uzun etkili bir menzile sahip güçlü bir elektrik alan jeneratörü inşa etmesi gerekecektir. Ayrıca mikro-robotların implante edildiği kişinin işbirliği olmadan belirlenen konumlara göndermek de çok zor olacaktır çünkü oturmak ya da uzanmak zorundalardır. Ancak mikro cihaz geliştirildikten ve iyileştirildikten sonra bu engellerin de üstesinden gelebilir ve bu teknoloji ciddi manada bir silah haline gelebilir. Bu cihazın ve gelecekte geliştirilecek diğer cihazların sadece insanlık yararına kullanılacağını düşünmek istiyoruz. Xu Tiantian ise konu hakkında “o günlerin asla gelmeyeceğini umduğunu belirtmiştir”.
Bisiklet fren sistemlerinin tarihsel gelişimi, teknoloji ve tasarım yeniliklerinin bir özeti gibi düşünülebilir. İlk bisikletlerde,…
Çin merkezli MingYang, rüzgar enerjisi sektöründeki liderliğini göstermeye devam ediyor. Firma, son zamanlarda dünyanın en…
Sodyum, lityuma kıyasla daha bol miktarda bulunmasıyla dikkat çekiyor ve batarya teknolojileri bu potansiyeli keşfetmek…
Giysilerimizin yıkandığında boyutlarının küçülmesi, genellikle üzücü bir deneyim olabilir. Ancak tüm giysileri, etiketlerinde belirtilen bakım…
Avusturya'nın Linz şehrinde bulunan Johannes Kepler Üniversitesi'nden araştırmacılar, avuç içi boyutlarındaki dronelara ultra ince ve…
Güney Kore'nin Pohang Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nden bir ekip, su altında ilerleyebilen ve gerektiğinde dibe…