fbpx
BiyoteknolojiHaberler
0

Koronavirüs aşısı bulundu mu? Tedavide hangi ilaçlar kullanılıyor?

Birçok ülke şuanda koronavirüs tedavisinde kullanılabilecek ilaç üretebilmek için çeşitli araştırmalarını sürdürüyor. Kimi zaman bulundu şeklinde sevindirici haberler gelmiş olsa da ilacın yanında getirdiği yan etkiler bizi hüsrana uğratabiliyor.

COVID-19’u tedavi etmek için tasarlanmış ilaçlar aylarca hatta yıllarca eczane raflarında olmayacak. Ancak binlerce hasta şu anda hastanelerde ve sağlık kliniklerinde bekliyor. Bu nedenle doktorlar başka hastalıkların tedavisi için onaylanan ilaçları kullanıyorlar.

Sıtma, HIV ve artrit gibi hastalıklar dünyayı sadece birkaç ay içinde saran yeni koronavirüs olan SARS-CoV-2 ile benzer özelliklere sahip hastalıklar değil. Ancak bu hastalıklar için geliştirilen ilaçlar, pandeminin merkezindeki solunum yolu hastalıklarına karşı bazı umutlar veriyor.

COVID-19’a karşı etkili olup olmadıklarını görmek için test edilen bazı ilaçları yakından inceleyelim:

Chloroquine (Klorokin)

Bu ilaç yaklaşık yüzyıl boyunca sıtma hastalığını tedavi etmek için kullanılmıştır. İnsanların 1600’lerin başından beri cinchona ağaçlarının kabuğundan çıkardıkları doğal bir bileşik olan kininin sentetik bir versiyonudur.

Koronavirüs tedavisinde kullanılan Chloroquine ilacı

Northwestern Üniversitesi Feinberg Tıp Fakültesi’nden bir mikrobiyolog olan Karla Satchell, klorokinin virüsün hücrelere girme verimliliğini yavaşlatarak çoğalma oranını yavaşlatabileceğini söylüyor. Sıtma, Plasmodium cinsindeki kan parazitlerinin sivrisinekler aracılığıyla insanlara bulaşmasıyla yayıldı. İlaç, bu parazitin sindirim sistemini zehirleyerek hasta insanın iyileşmesini sağlıyor.

COVID-19’a parazit değil koronavirüs neden olur. Yine de, araştırmacılar klorokinin virüsün yayılmasını yavaşlatarak yeni tip koronavirüs hastalığı olan hastalara yardımcı olabileceğini öne sürdüler. Temel olarak virüsün kendisini bir hücrede belirli bölmeleri kendi hedefine almak için kullanma yeteneğini kısıtlayarak çalışır. Ön kapınızda fazladan bir cıvata bulundurmak gibi. Ancak patojenin kapıyı tekmelemesini engellemiyor. Bunu, vücudun içindeki “eğriyi düzleştirme” olarak düşünün. Bağışıklık sistemini güçlendirmesi biraz zamana bağlıdır.

Çin’de klorokinlerin yeni koronavirüse karşı etkinliğini test etmek için yaklaşık iki düzine klinik çalışma devam etmektedir. İlk sonuçlar virüsün replikasyon hızını azalttığını gösteriyor. Bazı araştırmacılar, bağışıklık sisteminin davranışını modüle etme yeteneğinin, organ yetmezliğine neden olabilecek hastalığa potansiyel olarak ölümcül bir aşırı tepki olan sitokin fırtınalarını hafifletmesine izin verebileceğini önerdiler.

Klorokin birçok yerleşik avantaja sahiptir. Zaten insanlarda güvenli olduğu bilinmektedir (aşırı doz seviyelerinde zehirlenmeye neden olabilir). Düşük maliyetlidir. Klinik öncesi araştırmalarda şiddetli akut solunum sendromu (SARS), Orta Doğu solunum sendromu (MERS) ve HIV gibi viral enfeksiyonlara karşı etkili olduğu ispatlanmıştır.

Hydroxychloroquine (Hidroksiklorokin)

Tahmin edebileceğiniz gibi, bu ilaç klorokin ile yakından ilişkilidir. Lupus ve romatoid artrit gibi bazı otoimmün hastalıkları tedavi etmek için kullanılan sıtma ilacının potansiyel olarak daha az toksik bir metaboliti. Bilim insanları, bağışıklık sistemindeki hücreler arasındaki iletişimi bozarak çalıştığını düşünüyor. Klorokin gibi, bilim adamları da sitokin fırtınalarını hafifletmeye yardımcı olabileceğinden şüpheleniyor.

Koronavirüs tedavisinde kullanılan Hydroxychloroquine ilacı.

Doktorlar, “COVID-19 hastalarında, klorokin yararlıysa, hidroksiklorokin de olabilir ve son laboratuvar sonuçlarının bunu desteklediği görülüyor” şeklinde düşünüyorlar. COVID-19’lu hastalarda hidroksiklorokin test etmek için Çin’de en az yedi klinikte çalışma başladı ve Minnesota Üniversitesi de bu hafta bu çalışmalara başladı.

Minnesota Üniversitesi Tıp Fakültesi dekanı Dr. Jakub Tolar, “90 gün sonra bunun etkili olup olmadığına dair bazı raporlarımız olacak” dedi.

Klorokin gibi, hidroksiklorokin zaten insanlarda kullanım için güvenli olarak belirlenmiştir. 1950’lerden beri piyasada bulunmaktadır.

Kaletra

Lopinavir ve ritonavir isminde antiviral olan iki ilacın kombinasyonudur. HIV tedavisinde yaygın olarak kullanılmaktadır.  Dünyada birkaç klinik bunun araştırmalarını yürütmektedir.

Koronavirüs tedavisinde kullanılan Kaletra ilacı

Proteaz inhibitörü olan iki ilaç, kombinasyon halinde kullanıldığında farklı ancak tamamlayıcı rollere sahiptir. Lopinavir, viral enzimlerin HIV’in üremesinin anahtarı olan önemli proteinleri kesmesini önler. Ritonavir, lopinavir’in hücrelerdeki konsantrasyonlarını artırmaya yardımcı olur.

Bilim insanları, bu iki ilaç çiftinin SARS-COV-2’nin yaşam döngüsünü benzer şekilde bozup bozmayacağını merak ediyor.

Ancak New England Journal of Medicine’de bu hafta yayınlanan bir çalışmada, şiddetli COVID-19 hastaları için herhangi bir fayda bildirilmemiştir. Bu, ilacın umutları için harika bir haber olmasa da, makaleye eşlik eden bir editoryal çalışmaya “kahramanca çaba” adını verdi. Açıkçası, bu sadece bir çalışma; diğer çalışmalar nihayetinde daha fazla fikir verebilir.

Remdesivir

Bu ilaç Gilead Sciences tarafından Ebola ile savaşmak için geliştirilen bir ilaçtır. Fakat beklenildiği gibi etkili olamamıştır. Yine de, Remdesivir’in hücre hatlarında ve sınırlı hayvan testlerinde hem MERS hem de SARS’a karşı bir etkisi olduğu gösterilmiştir ve bu hastalıklar koronavirüslerden kaynaklandığından, COVID-19’a neden olan virüslere karşı bazı etkileri olabilir.

Remdesivir’in nasıl çalıştığı tam olarak bilinmemekle birlikte, yeni bir çalışma, bir koronavirüsün üreme döngüsü sırasında RNA replikasyonunu bloke ettiğini gösteriyor.

New England Tıp Dergisi’nde yayınlanan bir vaka çalışmasına göre, durumu kötüleştikten sonra ABD’deki ilk COVID-19 hastasına kullanım için verildi ve ertesi gün iyileşmeye başladı. İlacın bu iyileşmeden herhangi birinden sorumlu olup olmadığı bilinmemektedir.

Ulusal Sağlık Enstitüleri’nin bir parçası olan Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü tarafından desteklenen bir klinik çalışma, Nebraska Üniversitesi, Minnesota Üniversitesi ve UC Irvine de dahil olmak üzere ABD’de çeşitli yerlerde başlatılmıştır.

NIAID direktörü Dr. Anthony S. Fauci yaptığı açıklamada, “COVID-19 olan bazı hastalara remdesivir uygulansa da klinik sonuçlarında iyileştirebileceğini gösteren sağlam verilerimiz yok” dedi.

Yapılan bu klinik çalışmalar, gerçekten işe yarayıp yaramadığına dair gelecekte sağlam veriler sunacaktır.

Losartan

Bu hipertansiyon ilacı, anjiyotensin adı verilen bir hormonun kan damarlarındaki reseptörlere bağlanmasını önleyerek kan basıncını azaltır ve gevşemelerini sağlar.

Bilim insanları, Losartanın COVID-19 hastalarına yardımcı olabileceğini öne sürdüler. Çünkü bir anjiyotensin reseptör bloker olarak virüsün hücrelere girdiği bölgeyi tıkadığını belirlediler.

Diğer Yaklaşımlar

Bilim insanları, halihazırda piyasada bulunan veya en azından güvenli olduğu kanıtlanan ilaçların COVID-19 tedavisi için kullanılması, yeni bir virüsle mücadelede iyi bir adım olduğunu düşünüyor. Araştırmacılar, daha özel tedaviler geliştirebilmek için virüsü derinlemesine inceliyorlar.

Karla Satchell’in ekibi bu yolu izliyor. Virüsün proteinlerini ve diğer yapılarını derinlemesine inceliyor ve onunla mücadele edecek ilaçlar tasarlıyor. Şu anda, virüslerin kendilerinin daha fazla kopyasını üretmek için moleküler fabrika kurmayı hedefliyorlar.

SARS, MERS ve COVID-19 koronavirüslerinin genetik yapıları birbirine çok benzer olduğundan daha önceki yapılan çalışmalar, COVID-19’a karşı yapılan ilaç araştırma sürecini 2 yıldan 12 ila 18 aya kadar düşürebilir.

Satchell, salgının bitmesinden sonra bile bu araştırmaya devam etmenin gelecekteki salgınları önlemede yardımcı olacağını belirtti. “Sonuçta, SARS ve MERS ile ilgili durdurulan araştırmaları düşünün. Bu çalışmalar etkili ilaçlarla sonuçlanmış olsaydı bugün COVID-19 için bir tedavimiz olabilirdi” şeklinde konuştu.

Satchell  “Umarım yaşanan bu olaylar bizlere kriz ortadan kalksa bile araştırmaların asla durdurulmaması gerektiği dersini vermiştir” dedi.

Çalışma New England Tıp Dergisi’nde yayınlandı.

Bu yazıyı da inceleyin: https://malzemebilimi.net/koronavirus-hangi-yuzeyler-uzerinde-ne-kadar-hayatta-kalir.html

Benzer yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Fill out this field
Fill out this field
Lütfen geçerli bir e-posta adresi yazın.

Sponsor
Yazılar