Çin…
Çelik Endüstrisinin hem üretimde hem tüketimde dünyanın en büyük ülkesi…Yüksek miktarda kirliliğe sebep olan çelik endüstrisi ciddi problemleri de gün yüzüne çıkarıyor.Bu yazıda Çin’in çelik endüstrisindeki emisyon gelişmelerine şöyle bir bakacağız.
Çin 1978’den bu yana yaptığı reform ve açılımlarla 1980 yılında beşinci olduğu çelik üretim endüstrisinde 2006’dan sonra dünyanın en büyüğü haline geldi. Dolayısıyla çelik endüstrisi ekonomik ve sosyal kalkınma adına önemli bir role sahip durumda.
Epeydir süren üretimin yüksek enerjiyle gereksinimiyle birlikte sera gazı salınımı büyük bir sorun haline geldi. Çin’deki toplam karbon yayılımının %10’unun kapsayan sektör, ülkenin en kirletici üçüncü endüstrisi. Hızlı bir endüstrileşme sonucu doğan hava kirliliği gerçekten kaygı verici durumda.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın istatistiksel raporunda Çin 2009 yılının; % 24 ile (yaklaşık 6.92 milyar ton) küresel anlamda en çok CO2 yayılımı yapan ülke olmuştur. Dünya çapında da çelik endüstrisi sera gazı emisyonlarının %3 – 4’ünü kapsıyor. Bununla birlikte, geniş ölçekte çelik üretimine bakıldığında Çin’deki toplam yurt içi karbon yayılımı %10’a (hatta bazı büyük şehirlerde %35-40’a) kadar yükseliyor.
Endüstriyel üretimdeki karbon emisyonlarının ana kaynağı fosil enerji tüketimi prosesi. Çelik endüstrisinde de karbon emisyonların ana kaynağı fırınlardaki ham maddenin yanması ve üretim prosesindeki kimyasal tepkimelerdir( örneğin, sinterleme, koklaştırma ve haddeleme).
Çin çelik endüstrisinde 2006’da toplam enerji tüketimi 439.24 Mtce( 439.24 Milyon ton kömürün enerjisine eşdeğer)’den 2012’de 615.11 Mtce’ye, dizel yakıt tüketimi 1.26 Mt’dan 2.03 Mt’a, kömür tüketimi 212.97 Mt’dan 304.97 Mt’a yükselerek gittikçe artışını devam ettiriyor. Yani Çin çelik endüstrisinde başı çeken enerji kaynağı kömür.
Emisyonların kaynağı da kömür koklaştırma prosesi ki, 2012 yılında 731 Mt çelik üretmek için 430 Mt kok kömürü kullanılmış durumda.
2001’den 2011’e Çin’deki büyük çelik şirketleri için, çeliğin bir tonundaki; sülfür dioksit emisyonu 4.46 kg’dan 1.53 kg’a, yakıt gazı ve toz emisyonları 4.59 kg’dan 1.1 kg’a düştü. Yine de diğer ülkelerle Çin çevre kayıtları karşılaştırıldığında hala büyük bir fark var.Örneğin, Nippon Çelik Şirketi’nde çeliğin bir tonundaki sülfür di oksit emisyonu 0,44 kg ve 2009 yılında Alman ThyssenKrupp AG Şirketi’nde yanmış gaz ve toz emisyonları 0.42 kg idi.
Çin’in İstatistiksel Çevre Yıllığına(2010) göre Çin’deki 621 şehrin hava kalitesi gözlem sonuçları, 107 şehrin henüz hiç ülke standartlarındaki çevre hava kalitesiyle henüz tanışma bile tanışamadığını ayyuka çıkardı.
Emisyon kontrolüne yönelik bazı yönetmelik, yasa ve standartlar çıkarılıp uygulamaya konulsa da hala Çin çelik endüstrisindeki emisyon kontrolünde pek çok yasal boşluk bulunuyor.2013 yılında çıkarılan Atmosferik Kirliliği Önleme Faaliyet Planı yasal standartların geliştirilmesi, Atmosferik Kirliliği Önleme Akti’nde kapsamlı bir yasal değişikliğin yürürlüğe konulması, yapılan kontrollerin genişletilmesi, kirletme ruhsatları, acil uyarı sistemi, yasal sorumluluk, önemli oranda kirletici içeren deşarjları yapan ve neden olan sorumlu kişiler ve şirketlerin kriminal sorumluluklarını içeren konuların eklenmesi, yapılan ihlallere uygulanan yaptırımların arttırılması, çevresel kamu davası sistemini kurma ve geliştirme, çevre yasası ve deşarj ruhsatı yönetmeliklerinin çıkarılması ve araştırılması konularına dikkat çekiyordu.
1987’de formule edilip,1995 ve 2000’de revize edilen Atmosferik Kirlilik Önleme Akti’ni yeniden düzenlenmek zorundaydı. 2015 yılında revize edilen versiyonu, daha katı emisyon standartları, önleme ve kontrol mekanizmaları, değerlendirme ve cezalandırma tedbirleri resmi olarak 1 Ocak 2016’dan bu yana uygulamaya konulan yeni atmosferik kirliliği önleme aktine eklemiş durumda. Bu iki ulusal çevre koruma yasasından, yaygın kamusallık ve verimli bir gözetim ve denetimle birlikte tam verim almak esastır.
Bu yüzden çelik endüstrisindeki emisyon kontrol verimi gerçekleştirmek için, desülfürizasyon ve enerji verimini ilgilendiren çelik üretimine bağlı teknolojiler geliştirilmeli. Fakat kısa vadede teknik gelişmeler çelik şirketlerinin yükünü artırabilir. Yani hükümet finansal ve politik destek tedbirlerini sağlayarak çelik şirketlerinin teknik çalışmalarını geliştirmeleri için destek vermeli.
Çeliğin kendine has bir özelliği yeniden kullanılabilir olmasıdır. Öyle ki, çeliğin ıslahı ve geri dönüştürülerek kullanım oranını artırmak, çelik endüstrisindeki emisyonları azaltma ve enerjiyi korumayı teşvik etme yolunda en verimli yollardan biri olarak kabul edilir.Çin’de, emisyonları hafifletmenin en önemli yollarından biri de hurda kullanımını artırmak. Hurda geri dönüşümü ve yeniden kullanımı yüksek bir hacim ve kalitede olursa, emisyonlar çok yüksek miktarda azaltılabilecektir.
Bir çok ülke ve bölge emisyon ticareti çalışmalarına başladı; tıpkı Hong Kong, Birleşik Devletler, 28 Avrupa ülkesi ve EEA(Avrupa Ekonomik Alanı)-EFTA(Avrupa Serbest Ticaret Birliği) devletleri( İzlanda, Lihtenştayn ve Norveç) gibi. Mevcut durumda karbon emisyonlarının ticari marketi Çin’de ulusal çapta kurulmadı. Ancak Çin’de karbon emisyon ticari marketini dizayn ve analiz etmeye odaklanılmış çalışmalar yapılıyor.
Peki ya 2015 yılı sonu itibariyle dünya ve Türkiye’deki durum nedir?
Emisyon ticaret sistemi; AB ülkeleri(İngiltere dahil), İzlanda, Kazakistan, Güney Kore, Tokyo, Yeni Zelanda ve Birleşik Devletler’in New York, Kaliforniya, New Jersey, Maryland, New Hampshire gibi bazı eyaletlerde yürürlükte…
Shenzhen, Pekin, Shanghai, Tianjin, Guangdong, Hubei ve Chongqing gibi Çin’in bazı eyaletlerinde pilot aşamada olan sistem; Türkiye,Çin, Rusya, Japonya, Ukrayna, Brezilya, Meksika, Şili ile Birleşik Devletleri’nin Washington, Oregon gibi eyaletlerinde ise değerlendirme aşamasında.
Son yıllarda, özellikle 2010’dan bu yana, Çin’in ekonomik gelişme oranı düşmeye devam etmektedir. Çin’in yıllık GSYH büyüme oranı 2010’da %10.45’ten, 2014’te %7.4’ gerilemiş durumdadır. Dahası ilk çeyrekteki GSYH büyüme oranı da 2014’ün ilk çeyreğinde %7.4’ten, 2015’in üçüncü çeyreğine %6.9’a geriledi. Çin ekonomisi hızlı düşüşünü sürdürüyor. Ekonomik gelişmelerdeki bu yeni durumlar şunu gösteriyor ki, Çin’in yüksek miktarda enerji tüketimi ve emisyonlarla geleneksel olarak kapsamlı gelişim yöntemi sürdürülemez durumdadır.
Çin dünyanın en büyük çelik üreten ve tüketen ülkesi durumundadır. Son on yılda çelik endüstrisi Çin’in ekonomik ve sosyal gelişimindeki hızlanma adına önemli bir rol oynamıştır. Fakat, büyük miktardaki kirletici emisyonlara Çin çelik endüstrisi neden olmaktadır. Bu da git gide artan çok ciddi çevre sorunlarını da fazlalaştıracak.
Çin çelik endüstrisinin doğa dostu ve sürdürülebilir gelişimi, Çin’in ekonomik dönüşüm ve yükselişini kesin olarak teşvik edecektir. Tabi bu hedefe hükümetin çabası, girişimler, çevre organizasyonları ve bilimsel araştırmalar olmadan ulaşılamayacaktır.
Kaynaklar:
- Çin Çelik Endüstrisindeki Emisyon Azaltımı: Çalışmalar ve Değerlendirmeler, Kayli Zu, Şanlin Yang, Hefei Teknoloji Üniversitesi, Hefei, Çin,2016, Sciencedirect S. 319-325.
- T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı internet sitesi
Yorumlar